Duyuru

O, bana canım derdi!

  /   527   /   28 Ağustos 2014, Perşembe

 Yazdır

  

 

 

-          değerli babam,

       Hafız Zihni ef. Ahmedi’ye   -

 

En önemli tarafın

Hayatını

İbadet ve takvayla doldurmandı.

 

Ailen dokuz yıl sonra kavuştu sana

Hasretle beklenendin

Bir başka olmuş gelişin

Annenle babana Allahın hediyesiydin çünkü

Sonra itinayla özelce eğitildin

Onlara hem sevinçtin hem de ayrı bir ümit.

 

Sense boşa çıkarmadın ümitlerini

İstediklerini severek yerine getirdin

On iki yaşında hafız çıktığında

Mutluluğun en büyüğünü yaşattın onlara.

 

Yıldırmadı seni yasaklar, örnek olmaya devam ettin

Bir zerre olsun inandığından ayrılmadın

O zor günlerde dahi kendi evinde

Kur’an-ı öğreten sendin, sen oldun!

 

Yaptığının hediyesini bekleyen değildin

Dünya hediyeleri ardında olmadın hiç

Sonradan gelecek mükafatın peşindeydin

O gün de geldi!

Senin fetih günündü sana göre ölüm günün!

 

Kur’an, yücelen ezan

Senin ağzından daha bir başka çıkardı

Ayrı  güzellik vardı onda

Yerini dolduran olmadığını söylerdiler hep.

Hafız Zihni der, dururdular.

 

Bilirim yorgun gittin.

İstirahat hakkın şimdi.

Cennetteki makamın

Dünyandakinden farksız olacak

Hakkına müezzin edecektir seni

Orada dahi

Her ettiğin, her yaptığın.

 

Sende müslümanın sıfatlarını, iffetlerini saymak zor

Amelin ve giyimin İslamı uzaktan belirtirdi

Her yere varırdı elin

Cömerttin, duymadım yok dediğini.

 

Sadece Preşova’da değil, her yerde sevilendin

Günün beş vakti yurdun yuvan camiydi,

Sabah zamanı sensiz kılınamazdı

Bir sürü fırtına esti seni dindiremedi

Gözünde fırtına neydi ki senin

Yaradanla görüşmek kadar önemli

Başka ne vardı sanki!

 

O karanlık günlerde

Tek tek merdivenini çıktığın minare

Senin için bir zorluk teşkil etmezdi.

Günde o yolu beş defa geçmek

İçindeki isteğe karşı bir hiçti!

 

Unutamam eve döndüğün anları

Kışkırtmalar hasta ederdi çoğu zaman

Merhmeti olmayanların sayısına rağmen

Gayipten güc alırcasına daha bir güclüydün sen!

 

Elli yılın adı var... Elli sene imamlığın tadı var...

Camin evin oldu... Gözlerini kapamadan görmek istediğin

Son mekan gene oydu...

‘Beni camiye götürün... Camiye götürün beni!

Sözlerin kulağımda!

 

En sonunda anladım... Sen bir başka yola koyulmuştun....

Son bir defa kalkıp bana sarılmanı yaşayamadım

Sesim kısır kısır çıktı benden...

Ah, babam benim, bu tene can katanım...

Yolun çok uzun senin...

Yol uzun olduğu kadarsa ömrün kısa...

Ah, bana can veren, canım diyen birircik babam!

 

Ramazanda mukabelelerin hatırımda

Ezbere okurdun

Denir, Ramazan Kur’an ayıdır

Ramazanda inmeye başladı kutsal ayetler

Sen Ramazanda yüceldin.

Senin ölümün Ramazan ayı!

Oysa o, ölüm değildi, yeniden doğuştu senin için!

 

Cenazen temizlik misaliydi, her yerde bir başka koku

Hayırlı yolculuklar baba, buluşmak üzere baba...

Gözlerim dolu...

Her söz boğazımda düğüm düğüm...

 

Dr. Hatice Ahmedi

  

Yorumlar